Jinekolojik Muayene ve Smear, HPV Taraması

Evli ya da bekar tüm kadınlar, hiçbir risk faktörü yoksa yılda bir, ufacık bir risk faktörü bile varsa 6 ayda bir kadın doğum uzmanına giderek düzenli jinekolojik muayene yaptırmalıdır. Bu durume rken teşhis ve tedavi için hayati önemdedir.

Jinekolojik muayene hızlı, ağrısız ve sizi risklerden arındıracak huzura kavuşturacak basit bir işlemdir.

Hastamız henüz cinsel olarak aktif değilse muayene karından yapılmaktadır. Bu durumda muayeneden 1 saat önceden başlayarak 1 litre su içmeniz karnınızdan yapılacak ultrasonografik incelemeyi kolaylaştıracaktır.

Jinekolojik muayenede nelere bakılır?
Genital Sistem Enfeksiyonları : Erken tanıyıp tedavi etmek gelecekte kısırlık ve kronik ağrı olmaması için çok önemlidir. Sadece enfeksiyonu yenmek yetmez, ortamın doğal florasını tekrar oluşturup ileride oluşabilecek enfeksiyonlara karşı direnç sağlanmalıdır.

Rahim Ağzı Yaraları, HPV Taraması ve Kanser Riskleri : 6 ay, 1 yıl aralarla rahim ağzı smear taramasını her kadın rahim ağzı kanser taraması için yaptırmalıdır. Son yıllarda rahim ağzı kanserlerinin oluşmasında çok etkisi olan Human Papilloma Virus (HPV) tarama ve tiplemeleri de neredeyse rutine girdi. Böylece patolojinin kesin olarak saptanıp tedavi edilmesi mümkün olmaktadır. Patolojinin durumuna göre koter, cryoterapi, leep ya da ileri cerrahi teknikler uygulanabilir.

Myom, Yumurtalık Kisti, Endometrial Polip gibi Patolojiler : Düzenli jinekolojik muayenede istenmeyen sonuçlar yaratmadan, genital sistemde oluşmaya başlayan patolojiler saptanır, kayıt altına alınır. Bu patolojilerin bir kısmı o an müdahale edilerek tedavi edilir, bir kısmı ise sonraki takip açısından kayıt altına alınır. Örneğin rahimin dış kısmındaki 1 cm’lik bir myom nodülü sorun yaratmazken, endometriuma bası yapan 0.5 cm’lik bir myom bile kanamada artış ya da gebe kalmada zorluk yaratabilir. Önceden ne olduğu nasıl geliştiği çok önem arz eder. Yumurtalık kistlerinin yapısı, basit kist mi, çikolata kasti mi ya da içindeki solid komponent kanser riski içeriyor mu hep bambaşka kapılara çıkar. Düzensiz hormonal yapı, yoğun çevresel xenoöstrojenler (şampuan, deodorant, krem, deterjan, su damacanası gibi ürünlerden bize geçen sentetik kimyasal östrojenler) tüm vücudumuz gibi genital sistemimizi de çok negatif etkilemekte. Artık PMS (premenstruel sendrom), meme ve genital sistem kanserleri, infertilite, endometriumda bozukluklar bir salgın gibi karşımıza çıkıyor. Kliniğimizde bu durumlara karşı hastalarımızın farkındalığını artırıp, beslenme düzenleri, homeopatik detokslar ve pek çok doğal tedavi ile hasta olmadan sağlığımızı pekiştirmeyi tercih ediyoruz.